Nükleer enerji sürecinin sona erdiği Almanya’da tartışmalar büyüyor

AA & Ensonhaber

Almanya’da onlarca yıl devam eden nükleer karşıtı protestoların arkasından 2011’de Japonya’da yaşanmış olan Fukuşima nükleer faciası ülkede nükleer enerjiye karşı eylemeleri hızlandırmış, eski Başbakan Angela Merkel döneminde, nükleer enerji kaynaklı risklerin güvenli şekilde denetim edilemeyeceği nedeni öne sürülerek nükleer enerjiyi terk etme sonucu alınmıştı.

2021’de 30 senedir etken olan üç nükleer santral kapatılmış ve etken durumdaki son üç nükleer enerji santralinin de 2022 sonuna kadar kapatılacağı duyurulmuştu sadece Rusya’nın Ukrayna’da başlatmış olduğu cenk sonrası yaşanmış olan enerji krizi derinleşince hükümet kapatma kararını ertelemişti.

Nükleer santrallerin ömrünün uzatılması koalisyon ortakları içinde tartışmalara yol açmasının arkasından Almanya Başbakanı Olaf Scholz, 17 Ekim 2022’de bakanlara ülkenin kalan üç nükleer santralini nisan ayı ortasına kadar çalışır durumda tutmaları emirini vermişti.

Nükleer enerji süreci bitti

Son üç nükleer santralin dönem dışı kalmasının arkasından Avrupa’nın en büyük ekonomisine haiz Almanya’da 60 senenin arkasından nükleer enerji süreci bitti.

Bavyera’daki Isar 2, Baden-Württemberg’deki Neckarwestheim 2 ve ülkenin şimal batısında yer edinen Emsland nükleer santrallerinin işletmecilerinin yaptıkları açıklamaya gore bu üç nükleer santralde cumartesi gecesi saat 12:00’den ilkin tüm reaktörler dönem dışı bırakıldı, böylece Almanya’da elektrik üretiminde nükleerden çıkış süreci tamamlandı.

Alman haber ajansı DPA’ya açıklamada bulunan Almanya Çevre Bakanlığı Nükleer Güvenlik Departmanı Başkanı Gerrit Niehaus, “Yasalara uygun olarak çalışıyoruz ve 16 Nisan’dan itibaren nükleer elektrik işletmeciliğinin cezai bir kabahat olacağı açık” ifadesini kullandı.

Ülkede nükleerden meydana gelen açığın yenilenebilir enerjiyle kapatılması umut ediliyor.

Karar tartışmalara niçin oldu

Hükümet ortağı Yeşiller şeklinde nükleer karşıtları ülkede üç reaktörün kapatılmasını bir zafer olarak görürken iş dünyası ise Avrupa’nın enerji kaynaklarının istikrarlı olmadığı ve dünyanın fosil yakıtlardan kurtulmaya çalmış olduğu bir dönemde reaktörlerin kapatılmasını ‘çılgınlık’ olarak nitelendirdi.

Ana karşıcılık Hristiyan Demokrat/Hıristiyan Toplumsal Birlik Partileri (CDU/CSU) Federal Meclis Grup Başkanı Friedrich Merz, nükleer santralların kapatılmasına ‘Almanya için kara bigün’ değerlendirmesinde bulunarak, “Dünya, nükleer santrallar inşa ediyor. Şu anda 400’ün üstünde faaliyette olan nükleer santral var. 60 nükleer santralın inşası da devam ediyor. Almanya’da ise hükümet faaliyetteki nükleer santralları kapatıyor. Bu mantıksızlığı idrak etmek mümkün değil” dedi.

Bilim adamlarından açık mektup: Nükleer enerji çevre için daha yararlı

Aralarında Nobel ödüllü bilim adamları ve meşhur iklim araştırmacılarının da bulunmuş olduğu bir grup internasyonal bilim insanı ise Başbakan Scholz’a bir açık mektup göndererek, “Emsland, Isar 2 ve Neckarwestheim 2 nükleer santralleri 2022’de toplam 32,7 milyar kilovat saat düşük emisyonlu elektrik sağlamış oldu. Almanya’daki hususi haneler son olarak yılda averaj 3190 kWh elektrik enerjisi tüketmiştir. Bu, bu üç elektrik santralinin 10 milyondan fazla yada dörtte birlik Alman hanesine elektrik sağlayabileceği anlamına gelir” açıklamasını yaparak kömür yerine nükleer enerjinin çevre için daha yararlı olacağını belirtti.

Santrallerin sökülmesi gerekiyor

Ülkede nükleer enerjiden çıkıştan sonrasında bile yüksek riskli teknolojiyle mücadelenin zorlukları devam ediyor, Alman hükümetinin önünde dönem dışı bırakılmış 30’a yakın nükleer santrali sökmek şeklinde sıkıntılı bir vazife de bulunuyor.

Bir nükleer santralin sökülme süreci ortalama 15 yıl sürüyor.

Ek olarak Alman yetkililer fazlaca uzun seneler ölümcül olabilen radyoaktif atıkların depolanması için de hemen hemen kati bir çözüm bulabilmiş değil.