Son dakika: Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘duyuru ediyorum’ diyerek duyurdu: 15 Temmuz’u unutturmayacağız

Son dakika: Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz Demokrasi ve Ulusal Birlik Günü kapsamında, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, İstanbul Valiliği ve Üsküdar Belediyesi işbirliğinde, Beylerbeyi Stadyumu’nda düzenlenen “Türkiye Yüzyılı’nın Kahramanları” programına katıldı. Erdoğan, burada yapmış olduğu konuşmada, Türkiye Yüzyılı’nın tüm kahramanlarına şükranlarını sunarken, 15 Temmuz’un 7. senesinde, 85 milyon olarak gene tek yürek ve tek bilek olduklarını söylemiş oldu.

Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
Şehitleri anmak ve ulusal irade zaferini kutlamak suretiyle bir arada olduklarını hatırlatan Erdoğan, “Bin senelik şüheda topraklarını, 15 Temmuz gecesi kutsal kanlarıyla sulayan, devletine, milletine, istiklaline ve iradesine haiz çıkarken şehit düşen tüm kahramanlarımıza, Tanrı’tan rahmet niyaz ediyorum.” ifadesini kullandı.

İstikbal mücadelesinin şanlı sayfalarından birinin daha selamlandığı bu anlamlı günde okudukları dualar ve hatmi şeriflerle şehitlerin aziz ruhlarını şad edenlere teşekkür eden Erdoğan, “Terörle mücadeleden sınırlarımız ötesinde yürüttüğümüz harekatlara kadar vatanımızın bekası, milletimizin huzuru için gözünü kırpmadan şehadete koşan tüm yiğitleri buradan minnetle anıyorum. Rabb’im şehitlerimizi cennetiyle, cemaliyle müşerref kılsın. Gazilik payesiyle şereflenen tüm kardeşlerime ülkem ve milletim adına şükranlarımı arz ediyor, hayırlı, uzun ömürler temenni ediyorum.” diye konuştu.

Kalkışmanın ilk anlarından itibaren sokağa çıkan, eleştiri noktaları tutarak darbecilere geçit vermeyenlere de teşekkürlerini ileten Erdoğan, “Dünyanın dört bir yanında darbe girişimini yüreği ağzında takip eden, ‘Türkiye’ye halel gelmesin’ diye yakarış eden vatandaşlarıma, Türkiye’nin gerçek dostlarına selamlarımı, muhabbetlerimi gönderiyorum.” sözlerini sarf etti.

“HAYSİYET FUKARALARINI UNUTMADIK”

“Biz, şehitlerinin yaşadığına inanan ve şehitleriyle yaşayan bir milletiz” ifadesini kullanan Erdoğan, şunları kaydetti:

“Bu toprakların üstünde olandan oldukça daha fazlası toprağın altında yatıyor. Şehitlerimizin uğruna hayatlarını feda etmiş olduğu değerlere sahiplenmek iyi mi görevimizse, onların canlarına kastedenleri unutmamak da bizim görevimizdir. Milletin istiklalini gene milletin azim ve kararlılığının kurtardığı o zamanı gecede, kimin nerede durduğunu not ettik. FETÖ’cü hainleri tanıdığımız benzer biçimde, hainlere arka çıkan mihrakları, destek veren odakları da hafızamıza, silinmeyecek bir halde kaydettik. Millet canı pahasına darbeye direnirken, hainlere alkış tutan o habis elleri, insanoğlu şehadete koşarken darbecilerle anlaşıp tankların arasından kaçan korkakları, daha 15-16 yaşındaki gencecik çocuklar toprağa düşerken, bu evlatların katillerine kadeh kaldıran özsevi fukaralarını unutmadık, unutmuyoruz.”

Erdoğan, acılardan süzülüp gelen bu uyarıların kulak ardı edilemeyeceğini vurgulayarak, “Eğer 15 Temmuz’u unutursak şehitlerimizin aziz ruhlarını muazzep etmiş, masumların hakkını çiğnetmiş oluruz. Unutursak, abdestini alarak ihanet çetelerinin karşısına dikilen her yaştan kahramana utangaç oluruz. Unutursak, Tanrı korusun, benzer felaketlerin yeniden yaşanmasına yol vermiş oluruz. Yalnız bununla kalmaz, yeni ihanet teşebbüslerini cesaretlendirir, daha büyük sıkıntılara düçar oluruz.” ifadelerini kullandı.

“15 TEMMUZ’UN UNUTULMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ”

“Unutulan soykırım benzer biçimde unutulan ihanetin de oldukça daha kalleş, daha kurnaz bir halde bizi sırtımızdan vuracağını aklımızdan çıkarmamalıyız.” diyen Erdoğan, bu amaçla 15 Temmuz’u Demokrasi ve Ulusal Birlik Günü olarak duyuru ettiklerini dile hatırlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, her 15 Temmuz’da ülke genelinde düzenledikleri çeşitli programlarla bu günü tarihteki yerine uygun bir halde algı ettiklerini, bugün Türkiye’nin dört bir yanında 15 Temmuz’u, şehitleri andıklarını zira onları unutmayacaklarını ve unutturmayacaklarını altını çizdi.

Gazilere minnet duygularını ifade ettiklerini, o gece kanla yazılan destanı yeniden hatırladıklarını ve hatırlattıklarını söyleyen Erdoğan, “Pusuda bekleyen odaklara hep birlikte net bir bildiri yolluyoruz. 15 Temmuz’un 7’nci seneidevriyesinde bir kez daha duyuru ediyorum; Değil üstünden 7 yıl, 70 yıl da geçse 15 Temmuz’un unutulmasına ve unutturulmasına izin vermeyeceğiz. Evlatlarımızın kanını akıtan alçaklara olan öfkemizi diri ve dinç tutacağız. Hiçbir kurnaz senaryonun birlik ve beraberliğimizi bozmasına müsaade etmeyeceğiz.” diye konuştu.

“GURURLA ANLATILACAK BÜYÜK BİR DESTAN YAZDIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletlerin tarihinde bazı dönüm noktaları bulunduğunu, 15 Temmuz’un kendileri açısından bu şekilde bir kilometre taşı bulunduğunu beyan etti.

15 Temmuz’un, üstünde yaşadıkları Anadolu topraklarını 1000 senelik vatan yapma ve 200 senelik kalım mücadelelerinin en mühim safhalarından biri olduğuna işaret eden Erdoğan, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

“Bir kez daha hatırlatmak isterim ki biz 15 Temmuz gecesi bir tek kanlı ve kalleş bir darbe teşebbüsünü püskürtmekle kalmadık, bununla beraber milletçe nesilden nesle, şanla, şerefle, gururla anlatılacak büyük bir destan yazdık. Bunu hep birlikte yazdık. Ulusal iradenin tankla, topla, tüfekle, sivillerin üstüne bomba yağdıran uçaklarla teslim alınamayacağını tüm cihana deklare ettik. Türkiye’nin geçilmez bulunduğunu, işgalcilere ve piyonlarına hem de oldukça net bir halde tekrardan hatırlattık. Millet olarak kıyama iyi mi kalkılacağını, iyi mi birlik olunacağını, iyi mi tek yürek haline gelineceğini tüm dünyaya gösterdik. Her yaştan, her zümreden, her siyasal görüşten insanoğlunun bağımsızlığı söz mevzusu olunca bir gecede iyi mi kenetlenebileceğini ortaya koyduk. 15 Temmuz bizim onurumuzdur, haysiyetimizdir, onur madalyamızdır. 15 Temmuz ulusal iradenin deklarasyonu, bağımsızlık beyannamesidir.”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 81 vilayetin tamamının eşine azca rastlanan bir direnişe sahne bulunduğunu belirterek, şunları kaydetti:

“Bu, temiz alınlarına dayanan namlulara aldırmayıp, ülkesi ve milleti için canından geçenlerin direnişidir. Bu, ömürlerinin baharında tankların, tüfeklerin, kurşunların karşısına asla düşünmeden geçenlerin direnişidir. Bu, çoluk çocuğunun rızkını, tarlasının bir senelik hasadını, kamyonunun, traktörünün lastiğini yakıp, darbecileri durdurmaya çalışanların direnişidir. Bu, minarelerimizden yükselen selalarla sokaklara akın edip, meydanlarda demokrasi nöbeti tutan milletimizin direnişidir. Bu, bağımsızlık ve istikbalini terör örgütlerinin insafına, tasarrufuna bırakmamak için can verenlerin, şehadet şerbetini içenlerin direnişidir. Bu, yüzünü Türkiye’ye dönmüş, kalbini Türkiye’ye açmış, ümidini Türkiye’ye bağlamış mazlumlara ümit aşılayan yüce gönüllerin direnişidir. Gayesi, vicdanı, sevinmesi, acısı bir olan aziz milletimiz, tek cephe olarak hainlere canı pahasına ‘dur’ demiştir.”

“TÜRKİYE TOPYEKÜN BİR İŞGAL GİRİŞİMİNE MARUZ KALDI”

Hain darbe girişiminin gerçekleştiği 15 Temmuz akşamını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”15 Temmuz akşamı, Mustafa Kemal Atatürk Havalimanı’nda, 23.15’te havalimanına gelen bay bay Kemal’in tankların arasından iyi mi sıyrılıp gittiğini biliyorsunuz ki değil mi? Tankların arasından FETÖ’cüler, bay bay Kemal’i alıp nereye götürdüler? Aldılar Bakırköy Belediyesine götürdüler. Ne dedi? ‘Benim Erdoğan’ın geleceğinden haberim olsaydı ben de beklerdim.’ İnanalım mı? Ben de senin öyleki gideceğini bilseydim uçağımızı birazcık daha geç indirmez, erken indirir, seninle orada buluşurdum. Bunlar korkaktır. Bunlar pısırıktır. Bunlardan bir şey olmaz.” ifadelerini kullandı.

Erdoğan, 15 Temmuz’un normal olarak ilk olarak kendilerine ve hükümete karşı yapıldığını vurgulayarak, “Darbeci hainler canımıza kastedecek kadar gözlerini karartmışlardı. Kaldığımız yere gönderilen timden kıl hisse kurtulduk. Daha bunun benzer biçimde o uzun gece süresince nice badire, nice hücum atlattık. Benim korumalarım şehit oldular. Sadece 15 Temmuz kalkışmasının aslolan muhatabı milletti, ulusal iradeydi, ülkemizin bağımsızlığıydı.” dedi.

Türkiye’nin bayağı bir darbe teşebbüsüne değil topyekun bir işgal girişimine maruz kaldığını özetleyen Erdoğan, darbecilerin hedefindeki kurumlara bakıldığında bunun oldukça net bir halde görüldüğünü kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”Milletin evi olan Cumhurbaşkanlığı Külliyemiz bombalandı. Ulusal iradenin tecelligahı olan Türkiye Büyük Millet Meclisi bombalandı. Ulusal İstihbarat Teşkilatı Başkanlığımız, Hususi Harekat Başkanlığımız, Ankara Güvenlik Müdürlüğümüz ve öteki birimlerimiz oldukça ağır saldırıya uğradı. Hainler bir tek hükümeti devirmeye çalışmadılar, bununla beraber Türkiye Cumhuriyeti’nin sembollerini hedef aldılar.” diye konuştu.

Mehmet Akif Ersoy’un, “Değil mi cephemizin sinesinde inanç bir/Sevinme bir, acı bir, amaç aynı, vicdan bir/Değil mi sinede birdir vuran yürek yılmaz/ Cihan yıkılsa güvenilir ol bu cephe sarsılmaz.” dizelerini okuyan Erdoğan, şu şekilde konuştu:

“Mehmet Akif’in söylediği benzer biçimde bu cephe asla sarsılmayacaktır. Şu sebeple bu cephede 85 milyonun maşeri vicdanı vardır. Bıyığı daha yeni terlemiş pırıl pırıl gençlerin samimiyeti vardır. Hanımlar, ihmal etmeyin burada Nene Hatun’ların, Şerife Kız kardeş’ların, Kara Fatma’ların fedakarlığı vardır. Ben sizleri bu şekilde görüyorum. Şehit polis Aden kızımızı bu şekilde görüyorum. Onlar yılmadılar ve şehadete yürüdüler. ‘Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda, canı cananı tüm varımı alsın da Hüda, etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.’ Ellerine bayraklarını almış, hainlere karşı koyan kadınlarımızın cesaretini unutamayız. Şehit olacağını bile bile tek başına darbecilere direnen yiğitlerin imanını unutamayız. Ölüm kusan silahlara göğüslerini siper eden kahramanların azmini unutamayız. İstanbul’dan Ankara’ya, ay yıldızlı al bayrağı kefeni yapanların vatan aşkını unutamayız. Siyasal farklılıklarını bir yana bırakıp, omuz omuza verenlerin basiretini unutamayız. Türkiye’yi bir işgal girişiminden kurtaran bu cephe var oldukça Tanrı’ın izniyle kimse milletimizin iradesine zincir vuramaz. Kardeşlerim, ben sizlere inanıyorum. Sizlerle birlikte biz bu yolda oldukça daha güvenilir adımlarla yürüyeceğiz.”

Darbecilerin, milletin peygamber ocağı olarak görmüş olduğu ordu ile arasını açmayı hedeflediklerini vurgulayan Erdoğan, şu şekilde devam etti:

”Biz ordumuza peygamber ocağı olarak bakarız fakat onların bu şekilde bir derdi yok. Dikkat edin bizim askerimizin adı nedir? Mehmetçik. Niçin bizim askerimize ‘Mehmetçik’ demişiz. Minik Muhammed adına Mehmetçik demişiz. Tarihten bu şekilde gelir. Minik Muhammed anlamına gelir Mehmetçik. Dünyada, İslam dünyasında hiçbir ülkede bu şekilde bir isim yok. Yalnız bizde var. Onun için Mehmetçik oldukça mühim. Mehmetçik’i yedirmeyiz, yedirtmeyiz. Gereği her neyse yaparız.”

Erdoğan, darbecilerin, kamu kurumları içinde güvensizlik oluşturarak devleti zayıf düşürüp, zaafa uğratmayı amaçladıklarını dile getirerek, “Bir ülkenin bekasının en büyük garantisi olan devlet-millet kaynaşmasını dinamitleyerek ulusal bünyemizde onulmaz yaralar açmak istediler.” dedi.

Avrupa’yla Asya’yı birbirine bağlayan köprünün işgal edilme girişiminin kuşkusuz bir bildiri bulunduğunu ifade eden Erdoğan, “İşte o köprü burada. Ne oldu? İşgal edebildiler mi? Edemediler. Niçin? Benim milletim hanımıyla, erkeğiyle tankların altına yattı. Orada direndi, köprümüz işgal edilmedi, edilemedi. 15 Temmuz direnişiyle işte tüm bu kirli senaryoları yırtıp attık. ‘Köle olmayacağız.’ dedik. ‘Mandaya boyun eğmeyeceğiz.’ dedik. ‘Devletimizi parçalatmayacağız.’ dedik. ‘Türkiye’yi işgal ettirmeyeceğiz.’ dedik. ‘Ezanlarımızı susturmayacağız, şanlı bayrağımızı indirtmeyeceğiz.’ dedik.” diye konuştu.

“MABETLERİMİZİN ÜZERİNE NAMAHREM ELİ DEĞDİRTMEDİK”

“Bir gecede bayanı, erkeği, genci, yaşlısıyla 253 vatan evladını şehit verdik fakat yurdumuzu alçaklara uğratmadık.” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

“Mabetlerimizin üstüne namahrem eli değdirtmedik. FETÖ’cü alçaklara teslim olmadık. Oldukça açık söylüyorum. 15 Temmuz ruhunu anlamayanlar Çanakkale’yi, Sakarya’yı, Dumlupınar’ı anlayamazlar. 15 Temmuz ruhunu anlamayanlar milletimizin kodlarındaki bağımsızlık aşkını anlayamazlar. 15 Temmuz’u anlayamayanlar, ‘Hakkıdır Hakk’a tapan milletimin bağımsızlık.’ mısrasının manasını anlayamazlar. 15 Temmuz’u anlayamayanlar, daha darbe girişiminin ilk saatlerinde ‘Ankara’yı bombalayan bizlerden olması imkansız.’ diyerek Anadolu şehirlerinden Ankara’ya sel olup akan bu milletin evlatlarını anlayamazlar. 15 Temmuz’u anlayamayanlar ‘Tanrı devlete, millete zeval vermesin.’ diyen ağzı dualı annelerimizi anlayamazlar. 15 Temmuz’u anlayamayanlar, bu milletin çapulcuya, çakala, cuntacıya eyvallah etmeyen, asil duruşunu anlayamazlar. 15 Temmuz’u anlayamayanlar, varlığımızı şehit ve gazilerimize borçlu olduğumuzu anlayamazlar.”

15 Temmuz direnişini lekelemeye kimsenin gücünün yetmeyeceğini vurgulayan Erdoğan, “Canıyla sınav edilip imtihandan geçen milletimizin irfanını ölçmeye, 15 Temmuz’a ‘kontrollü darbe’ iftirası atan gafillerin kıratı yetmez. 15 Temmuz’un sulandırılmasına ne biz ne de milletimiz izin vermeyecektir. Türkiye var oldukça 15 Temmuz destanımız, bir zafer şarkısı benzer biçimde dilden dile aktarılmaya devam edecek.” ifadelerini kullandı.

Ozan Namık Kemal’in “Amalimiz, efkarımız, ikbal-i vatandır” söylediğini hatırlatan Erdoğan, “Bizim de emelimiz, fikrimiz ve gayemiz, her karış toprağında bir şehit yatan vatanımızın ikbali, milletimizin istikbalidir. Bu anlayışla son 21 yılda her alanda zamanı özellikte reformlar yaptık. Sayısız esere, yatırıma, projeye, icraata imza attık.” diye konuştu.

Demokrasi üstündeki vesayet gölgesini kaldırdıklarını, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle ilk kez sandık vesilesiyle yönetim sistemini değişiklik yapma başarısını gösterdiklerini özetleyen Erdoğan, “Sivil iradeyi tüm unsurlarıyla hakim kılarak, Türkiye’yi siyasal istikrarsızlık, toplumsal kaos ve darbe girdabından kurtarmış olduk. Bu hamlelerimizin meyvelerini pek oldukça alanda topladık, topluyoruz. Ülkemiz ayağına yaralanan prangaları söküp attıkça çıkarlarını daha kuvvetli savunmaya, hakkını daha dirençli bir halde aramaya başladı. Ordumuz, güvenlik teşkilatımız, mülkiye ve adalet sarayı teşkilatlarımız FETÖ’cü hainlerden temizlendikçe asli görevlerini daha iyi yapar hale geldi. Terörle mücadelemiz Cudi’de, Gabar’da, Tendürek’te, Bestler Deresi’nde, sınır ötesinde oldukça daha kuvvetli bir halde devam ediyor.” dedi.

“FETÖ’CÜLERE DÜNYAYI DAR EDİYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye’ye yönelik harekatlarda ülkeyi terör koridoruyla çevreleme planını boşa çıkardıklarını ifade ederek, “Bölücü terör örgütü mensupları başlarını kaldırdıkları anda devletimizin demir yumruğunu tepelerine tepelerine indiriyoruz. Fakat dikkat edin, birileri de Kandil’den destek arıyor. Ne diyor? ‘Biz bay bay Kemal’in yanındayız.’ diyor. Ya millet senin yanında olmadıktan sonrasında avucunu yalarsın. Biz milletimizle yürüyoruz, onlar Kandil’le yürüyor, işte aramızdaki fark bu. Devletimizin tüm diplomatik, siyasal, adli ve istihbari imkanlarını kullanarak FETÖ’cülere dünyayı dar ediyoruz.” diye konuştu.

Dünyanın birçok ülkesinde eğitim kurumu kılıfı altında etkinlik gösteren fitne yuvalarının kapatılmasını yada Türkiye Maarif Vakfına devredilmesini sağladıklarını belirten Erdoğan, “Firari durumdaki 100’den fazla teşkilat mensubunun yargılanmak suretiyle ülkemize iadesini gerçekleştirdik. Örgütün mahrem yapılanmasını deşifre etmeye yönelik operasyonlarımız aralıksız sürüyor. Dost ve kardeş ülkeler başta olmak suretiyle bu örgütün gerçek yüzünü fark edip FETÖ’ye karşı önlem alan devletlerin sayısı günden güne artıyor. Son olarak NATO zirvesinde FETÖ’yle beraber öteki terör örgütlerine karşı tavizsiz duruşumuzu bir kez daha ifade ettik. NATO Liderler Zirvesi’ni izlediniz değil mi? Oradaki havayı gördünüz değil mi?” ifadelerini kullandı.

“Buradan hep beraber Türkiye’ye, tv ekranlarından seslenelim.” diyen Erdoğan, stattaki vatandaşlarla beraber, “Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız. Hep beraber Türkiye olacağız.” dizelerini söyleyerek konuşmasını sonlandırdı. (AA)

Kılıçdaroğlu gençlik kolları il başkanlarıyla buluştu